İleri/Geri Sarılmış Günlükler#2 – Olmamış Bir Geçmişin İçinde
En çok da, yaşanamayan anılar şimdinin kapısını yoklar.
Dün, on yıl önceydi.
Ve yarın, çoktan geçti…
Takvimde sayılar, birdirbir oynuyor. Bir yıl, bir ayın içine sızmış. Bazı anlar… sonsuzluk doğuruyor…
Bir gün, bir aşkın bitişini yazıyorum defterime. Bir gün selam gönderiyorum, seneye taşınacağım bir şehre.
Oysa hiç başlamadığını biliyorum o aşkın. Ve o şehir – beni bir yerlerde beklemiyor bile.
Bazı anılarım var benim, hiç yaşanmamış.
Bir yaz akşamı, balkon demirlerine yaslanmışım. Elimde buz gibi limonatam. Arkama denizleri almışım.
O fotoğrafı bulamıyorum albümlerde.
Ama hafızamda sıkışmış,
Rengi solmuş… bir çerçevede.
Çocukluk albümümden benim olmayan fotoğraflar çıkıyor. Bazen yüzüm, başkasının hikâyesine düşülen bir not gibi… Sanki biri, anılara poz vermem için, geri çağırmış beni.
Bir fotoğrafta, kıyısında hiç oturamadığım bir nehir. Ellerim çamura bulanık, gözlerim güneşte kısılmış. Bir diğerinde parkta koşuyorum. Saçlarım birbirine karışmış.
Demek ki geçmiş, bazen bana ait olmayan görüntüler sunuyor; sessizce bir delikten girip, kapıyı üzerime kilitliyor.
Bir defter arasından, solmuş bir kâğıt düşüyor yere. Yazı benim el yazım. Tarih, on yıl öncesi. Belki de başka bir ben, başka bir hayatın içindeymiş, bana ulaşabilmek için on boyut değiştirmiş.
Bazen zamanın çizgisi bükülmüyor, kopuyor. Ve kopan yerlerden, başka geçmişler sızıyor. Bir çocukluk anısı, bana aitmiş gibi kokuyor.
Dışarıda yağmur. Elimde ödünç bir şemsiye.
Yürüyorum geceleri gençliğime, Ve yol, beni gerisin geri döndürüyor, Yaşamadığım bir geçmişten, sürükleniyorum bugüne.
Biliyorum: Fotoğraflar ve günlüklerim hâlâ masamın üzerinde.
Bir gün yine, rast gele birisine “Hatırlıyor musun?” diye soracağım. Boş bir sayfa gibi bakacak gözlerime.
Biliyor musun?
Hatırladığım şeyler, aslında hiç yaşanmadı. Birisi karşıma hiç çıkmadı bile.
O yüzden bugün de defterin sayfasına tek bir cümle yazıyorum:
Belki de bazı geçmişler, en çok hatırladıklarımızdır - hiç yaşanmamış oldukları hâlde.



Yine döktürmüşsünüz, yüreğinize sağlık..
Geçmiş belki de tüm yaşadıklarımızın toplamı değil de, hikayesini en çok hatırladıklarımızın toplamıdır..